NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
مُسَدَّدٌ
حَدَّثَنَا
سُفْيَانُ
عَنْ أَبِي
الزِّنَادِ
عَنْ
الْأَعْرَجِ
عَنْ أَبِي
هُرَيْرَةَ
قَالَ قَالَ
رَسُولُ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
إِذَا دُعِيَ
أَحَدُكُمْ
إِلَى طَعَامٍ
وَهُوَ
صَائِمٌ
فَلْيَقُلْ
إِنِّي صَائِمٌ
Ebû Hureyre (r.a.), "Nebi
(s.a.v.) şöyle buyurdu" demiştir:
"Biriniz oruçlu
iken yemeğe davet edildiği zaman "ben oruçluyum" desin."
İzah:
Müslim, siyam; Tirmizî,
savm; Nesaî, sıyâm; İbn Mâce, siyam; Darimî, savm; Muvatta' hacc; Ahmed b.
Hanbel, II, 242, 279, 477, 489, 507.
Hadis-i şerîf, nafile
oruçlu olan kişinin bir yemeğe çağrıldığında, dâvetçiden Özür dilemek için
oruçlu olduğunu söylemesinde mahzur olmadığım beyân etmektedir. Gerçi nafile
ibadeti gizlemek efdaldir. Fakat davete gitmemesi veya gittiği halde yemek yememesi
davet sahibini üzeceği için oruçlu olduğunu açıklar. Eğer dâvetçi ona müsamaha
etmezse gitmesi gerekir. Çünkü oruç davete gitmemek için mazeret değildir.
Üstelik davete gittiği halde illâ yemek yemesi şart değildir. Ama yemek
yememesi ziyafet sahibini üzerse, orucunu bozar ve yemekten yer. Fakat bu şart
değildir.